Komisyonsuz avantajıyla büyüyen Papara, kayyum kararıyla binlerce esnaf ve öğrenci için kabusa döndü. Hesaplara bloke, kartlara erişim yok. İşletmeler kira ödeyemiyor, öğrenciler yemek alamıyor...
Yasa dışı bahis soruşturması kapsamında Papara’ya kayyum atanmasının ardından Türkiye genelinde binlerce kullanıcı ciddi mağduriyet yaşıyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın başlattığı soruşturma kapsamında Papara’nın kurucusu Ahmed Faruk Karslı dahil 15 kişi tutuklanırken, şirketin taşınır ve taşınmaz varlıklarına el konuldu.
Papara’ya el konulmasının hemen ardından Merkez Bankası, kullanıcıların para çekim ve transfer işlemlerine günlük limit getirdi. Bu durum, hem bireysel kullanıcıların hem de işletmelerin ödeme ve tahsilat yapmasını neredeyse imkânsız hale getirdi. Özellikle Papara POS cihazı kullanan esnaf, iş yapamaz hâle geldi.
İstanbul’da 15 yıldır taksicilik yapan Mehmet Yılmaz, yaşadığı mağduriyeti şu sözlerle anlattı:
"Papara POS cihazını komisyonsuz diye tercih ettik. Şimdi cihaz devre dışı. Müşteriye ‘nakit yoksa alamam’ demek zorundayım. Bu da hem müşteri kaybı hem de gerginlik demek."
Komisyon almayan sistemiyle kısa sürede esnafın tercihi haline gelen Papara POS cihazları, kayyum kararı sonrası adeta devre dışı kaldı. Kafeler, küçük işletmeler ve taksiler artık ödeme alamıyor. Kimi esnaf, içerideki alacaklarının ne zaman ödeneceğini bile bilmiyor.
Papara POS ile ödeme alan kafe işletmecisi Nazlı Kehribar ise durumun ciddiyetini şöyle özetliyor:
"İçeride ciddi alacağımız var ama ulaşamıyoruz. Kira, çalışan maaşı, tedarik ödemeleri geldi. Şirketin böyle bir işin içinde olduğunu bilseydik asla kullanmazdık."
Papara’nın sunduğu ücretsiz kart hizmeti, özellikle üniversite öğrencileri arasında büyük rağbet görüyordu. Ancak şimdi öğrenciler temel ihtiyaçlarını bile karşılayamıyor.
Üniversite öğrencisi Elif Kaya:
"İki yıldır Papara kart kullanıyorum. Harçlıklarım bu karta yatıyordu. Şimdi kart çalışmıyor, yemek bile alamıyorum. Aynı durumda olan onlarca arkadaşım var."
Papara’nın yasa dışı bahis ağıyla bağlantılı olup olmadığı yargı sürecinde netlik kazanacak. Ancak şimdiden binlerce kullanıcının ve küçük işletmenin bu durumdan etkilenmesi, kamuoyunda “suçsuzlar cezalandırılıyor mu?” sorusunu gündeme taşıyor. Kullanıcılar, içeride kalan paralarının akıbetiyle ilgili acil açıklama bekliyor.
Fintech sektörü için büyük bir güven krizi anlamına gelen bu süreç, dijital ödeme sistemlerine olan bakışı da etkileyebilir. Özellikle gençler ve küçük işletmeler, "yeni nesil finans"ın ne kadar güvenli olduğu konusunda endişeli.
Gireniz-Kelekçi Haber & Medya